9 Şubat 2010 Salı

Tumturaklılığın Yol Açtığı Anlatım Bozuklukları

 Ulusal yayın yapan gazetelerin haberlerini okurken, eminim birçok anlatım bozukluklarına tanık olmuşuzdur; fakat işin anlaşılmayan tarafı   bu yanlışlıklar o kadar çok tekrar ediliyor ki gazete veya dergi okuyucuları bu hataları fark etmiyor; bilakis doğru anlatımmış gibi görmezden gelip gazeteyi okumaya devam ediyor.

             2007 yılının Nisan ve Mayıs aylarında yüzbin kişiyi geçen kitlelerin düzenlemiş olduğu Cumhuriyet Mitingleri ile ilgili olarak milli bir gazete şöyle bir başlık atmış: ''Cumhuriyet Mitingine ortalama yüzbin kişi katıldı.'' Oysa ''ortalama'' kelimesi çoğunluğun belirlediği düşük seviye, istatistiksel bir değerlendirme biçimi manasına gelmektedir. Sözgelimi ''Havalimanına giriş-çıkış yapan binlerce insanın durumunu göz önünde bulundurarak bu durumun vermiş olduğu yoğunluktan dolayı; havalimanında ortalama onaltı saat kalır.'' cümlesi yanlış olmayan bir istimaldir. Buna binaen yukarıda bahsettiğim başlık ''ortalama'' kelimesiyle değil de ''yaklaşık yüzbin kişi...'' şekliyle kullanılması daha doğru olurdu.

           Oldukça sık karşılaştığım anlatım bozukluklarından biri de tamlama yanlışlarıdır. şöyle ki: aynı türde olmayan tamlamaların, tamlayan ya da tamlamaların ortak kullanılmasıdır. Burdan yola çıkarak bu anlatım bozukluğunu,  Kırşehir'e bağlı yerel bir gazetede okuduğum şu haber üzerinde inceleyelim: ''Kırşehir'in Karman İlçesinde her yıl geleneksel olarak düzenlenen Ceviz Festivali sayesinde kültürel ve sanat etkinlikleri gerçekleştirildi.'' Burada yukarıda bildirdiğim anlatım bozukluğuna iki kez rastlıyoruz. İlk olarak ''sayesinde'' sözcüğünden sonra ''dolaylı tümleç'' ,-de -da, eksiklğinden kaynaklanan bir anlatım bozukluğu göze çarpıyor. İkincisinde ise ''kültürel ve sanat etkinlikleri gerçekleştirildi.'' cümlesinde ''kültürel etkinlikler'' sıfat tamlaması, ''sanat etkinlikleri'' isim tamlamasıdır; yani bunlar ortak bir tamlananda birleşmemeliler.

            Bir başka haber ise, Marmaray Projesi kapsamında Haydarpaşa - Gebze arasındaki birçok istasyonun tarihe karışmasıyla ilgili. Başlık ise şu şekilde: '' 5 Tren İstasyonu ve Altgeçitleri yıkılıyor'' Şimdi buradaki problem  ''ve'' bağlacından sonra özne olan ''Tren İstasyonu'' isim tamlamasının ''-nın,-nun'' ekinin almamasından doğan anlatım bozukluğudur. Cümleyi düzeltmeden ''Tren İstasyonu altgeçitleri yıkılıyor'' şeklinde okursak buradaki sorunu rahat bir şekilde görebiliriz.
          
          Şimdi ise hafıza yolculuğu yapıp eskilerden hatırladığım bir konuyu yazmak istiyorum. Gene bir gazetede (tabi burada gazetenin herhangi bir hatası yok) Kadıköy Evlendirme Dairesi'nin otoparkında yazılı olan ''Gelin arabası harici dışında araç giremez.'' fotoğrafı. Bazen aklıma gelmiyor değil ''bu kurumda çalışan yüzlerce insan arasında hiç mi dilbilgisi konusunda bir ayrıcalığa sahip değil'' diye. En azından her konuda uzman olan Hıncal Uluç'un gözünden nasıl kaçmış bu durum, inanın anlam veremiyorum. Sonrada altyapı eksikliklerini telafi etme kaygısıyla herşeyi çözümleyen iki kelimelik genel yargı klişeleriyle ezberlenmiş cümleler kuran insanların kendilerini bu tip alanlarda tabiri caizse ''usta kişi'' olarak öne sürmeleri trajikomik bir durumdan başka birşey değildir.

       Son olarak değinmek istediğim konu, olayın biraz daha ''makro'' yönüdür. Klasik bir söylem olacak; ama dil, duygu ve düşünceleremizi muhatabımıza iletmede en etkili yoldur. Bu gerçek hepimiz tarafından bilinmesine rağmen, maalesef bu durumun gereğini yerine getirmede yeterince hassas davranmadığmızı yukarıda analiz ettiğimiz temel içeriklerden görebiliyoruz. Yapmamız gereken tek şey ve temelde basit bir kavram olan ''dikkatli olmak'' deyimini tüm farkındalığıyla kendimizde hissetmektir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder